٣٩
وَقَاتِلُوهُمْ حَتّى لَاتَكُونَ فِتْنَةٌ وَيَكُونَ الدّينُ كُلُّهُ لِلّهِ فَاِنِ انْتَهَوْا فَاِنَّ اللّهَ بِمَا يَعْمَلُونَ بَصيرٌ
(39) ve katiluhüm hatta la tekune fitnetüv ve yekuned dinü küllühu lillah fe inintehev fe innellahe bi ma ya’melune besiyr
onlarla savaşın hatta fitne kalmayıp din tamamıyla Allah’ın oluncaya (kadar) eğer vazgeçerlerse şüphesiz Allah onların yaptıklarını görendir
1. | ve kâtilû-hum | : ve onlarla savaşın |
2. | hattâ | : oluncaya kadar |
3. | lâ tekûne | : olmasın |
4. | fitnetun | : fitne |
5. | ve yekûne ed dînu | : ve dîn olsun |
6. | kullu-hu | : onun hepsi, tamamı |
7. | lillâhi (li allâhi) | : Allah’ın, Allah’a ait, Allah için |
8. | fe in intehev | : o zaman eğer vazgeçerlerse |
9. | fe inne allâhe | : o taktirde, muhakkak Allah |
10. | bimâ | : şeyleri |
11. | ya’melûne | : yaparlar, yapıyorlar |
12. | basîrun | : en iyi görendir |
وَقَاتِلُوهُمْ onlarla savaşınحَتَّى kadarلَا تَكُونَ فِتْنَةٌ hiçbir fitne kalmayıpوَيَكُونَ oluncayaالدِّينُ dinكُلُّهُ bütünüyleلِلَّهِ Allah içinفَإِنْ انتَهَوْا vazgeçerlerseفَإِنَّ elbetteاللَّهَ Allahبِمَا يَعْمَلُونَyaptıklarınıبَصِيرٌ hakkıyla görendir