٢٨
اَلَّذينَ تَتَوَفّيهُمُ الْمَلءِكَةُ ظَالِمى اَنْفُسِهِمْ فَاَلْقَوُا السَّلَمَ مَا كُنَّا نَعْمَلُ مِنْ سُوءٍ بَلى اِنَّ اللّهَ عَليمٌ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
(28) ellezine teteveffa hümül melaiketü zalimi enfüsihim fe elkavüs seleme ma künna na’melü min su’ bela innellahe alimüm bima küntüm ta’melun
canlarını alırken melekler nefislerine zulüm edenlerin “teslim olduklarını” söyleyerek cevap verirler biz değildik kötülük yapanlardan hayır! şüphesiz Allah sizin neler yapmakta olduğunuzu bilendir
1. | ellezîne | : o kimseler |
2. | teteveffâ-hum | : onları vefat ettirir |
3. | el melâiketu | : melekler |
4. | zâlimî | : zalim olanlar, zulmedenler |
5. | enfusi-him | : onların nefsleri |
6. | fe | : o zaman |
7. | elkavû | : (attılar) cevap verdiler |
8. | es seleme | : teslim olmak |
9. | mâ kunnâ | : biz olmadık |
10. | na’melu | : yapıyoruz (yaparız), amel ederiz |
11. | min sûin | : (kötülüklerden) bir kötülük |
12. | belâ | : hayır |
13. | innâllahe (inne allâhe) | : muhakkak Allah |
14. | alîmun | : en iyi bilen |
15. | bi-mâ | : şeyleri |
16. | kuntum | : siz oldunuz |
17. | ta’melûne | : yapıyorsunuz |
SEBEB-İ NÜZUL
Melekler, kendilerine zulmetmiş olanların canını alırken “Biz hiç bir kötülük yapmıyorduk.” diyerek teslim olurlar. Hayır, Allah sizin neler yaptığınızı bilir. İkrime’den rivayette o şöyle demiştir: Mekke’de müslüman olduğu halde hicret etmeyen bir takım insanlar vardı. Bedr günü bunlar istemeye istemeye müşriklerle birlikte savaşa çıktılar da içlerinden bazıları Bedr’de öldürüldü. İşte Allah Tealâ bunlar hakkında: “Melekler, kendilerine zulmetmiş olanların canını alırken…” âyet-i kerimesini indirdi.