19

١٩

قَالَ اِنَّمَا اَنَا رَسُولُ رَبِّكِ لِاَهَبَ لَكِ غُلَامًا زَكِيًّا

(19) kale innema ene rasulü rabbiki li ehebe leki ğulamen zekiyya

dedi ki yalnızca ben Rabbinin (sana gönderdiği) bir elçiyim sana temiz bir oğlan çocuğu hibe etmek için (geldim)

1. kâle : dedi
2. innemâ : sadece, yalnız
3. ene : ben
4. resûlu : resûl (elçi)
5. rabbi-ki : senin Rabbin
6. li ehebe leki : sana armağan etmem, bağışlamam için
7. gulâmen : bir erkek çocuk
8. zekiyyen : temiz, temiz olan